TEKERLEMELER

Şaşırtmacalar, söylenişi zor tekerlemelerdir. Bazılarını okurken bile zorlanacaksınız.
Bunların çoğu anonimdir, ve yine çoğu zaman tek bir biçimleri yoktur. . 
Siz de gönderebilirsiniz.

Biz onlara ders verelim derken onlarda bize ders vermişler,şimdi gidip onlara bir ders daha verelim de biz onlara ders verirken gelip bize ders vermek neymiş görsünler.  

Adam çok beyaz. Adam çok, bey az.
Ahmet ne yazık ki mumyalamış Ahmet ne yazık ki mum yalamış.
Akşamsa bunalıyorum. Akşam sabun alıyorum.
Ananas aldırmış. Anana saldırmış.
Anlatayım Anla tayım.
Anlat ayım.
Araba yağı çokmuş. Ara bayağı çokmuş.
Ay akşamdan ışıktır. Ay ak, şamdan ışıktır.
A, yak şamdanı, şıktır.
Ayak şamdanı şıktır.
Az aldı. Azaldı.
Birayı getirmiş yanında. Bir ayı getirmiş yanında.
Birayı öyle geçirmiş. Bir ayı öyle geçirmiş.
Eksik oy. Eksi koy.
Gelin gelince gelin. Gelin gel, ince gelin.
Ertan, yerinde beklemişti. Er, tanyerinde beklemişti.
Gökte durmayan karada da durmaz. Gökte durmayan kar adada durmaz.
Gözü kızarıyormuş. Gözü kız arıyormuş.
Gülen az. Gül'e naz.
Gül en az.
Güzel desen de değil ki. Güzel de sende değil ki.
Hasta neden ayrılmış? Hastaneden ayrılmış.
Hayalet!  Hayal et.
Hay alet
Heykel! Hey kel.
Hoşça kal. Hoş çakal.
Hoş, çak al.
Oy atmış. O yatmış.
Ok almış. O kalmış
Senin aşkından yandım da yanacağım. Senin aşkından yandım, dayanacağım.
Soldurdu. Sol durdu.
Bakmasa da sakallı. Bak, masada sakallı.
Baltası var. Bal tası var. (anonim)
Binyüzyirmi beşe bölünür. Binyüz yirmibeşe bölünür.
Bin yüzyirmibeşe bölünür.
Biraderse ver. Birader sever.
Bira derse ver
Birol ayın yüzünü gördü. Bir olayın yüzünü gördü.
Bu Güngör desinler. Bugün Gördes inler.
 Can eriyormuş. Can eri yormuş.
Caner'i yormuş.
Çaresizsiniz. Çare sizsiniz.
Deli kaçabilir. Delik açabilir.
Deli mi ne yahu? Deli Mine yahu!
Oyabilir. Oya bilir.
Ok atmış. O katmış.
O da var. O davar. (anonim)
Oda var
O bir inci. O birinci.
Küpe tekse ver. Küp etek sever.
Kekik ek. Keki kek.
Kayabilir. Kaya bilir.
Kar yola yağıyor. Karyola yağıyor.
Kart almışım  Kartalmışım.
Kaç masa geliyor? Kaçmasa geliyor.
İnciri Melis'e ver. İnci rimeli sever.
O kaçabilir mi? O kaça, bilir mi?
Su satıyor. Susatıyor.
Tarihte neler oldu? Tarihten eler oldu.
Tekel likör fabrikası. Tek elli kör fabrikası.
Yağmur yağar saraylar ıslanır. Yağmur yağarsa raylar ıslanır.
Ya sağa girerse. Yasağa girerse
Yürü, yorum yapma lütfen. Yürüyorum, yapma lütfen.
Ziyan olmuş. Ziya n'olmuş?

Yaprağın üstünde bir tırtıl, yaprağı yiyor kıtır kıtır, yaprağı yeme pis hain tırtıl.

Adem madene gitmiş. Adem madende badem yemiş.
Madem ki Adem madende badem yemiş, niye bize getirmemiş.

Al bu takatukaları takatukacıya takatukalattırmaya götür, eğer takatukaları takatukacı takatukalatmazsa takatukaları taktukacıya takatukalattırmadan getir.

Aliş’le Memiş mahkemeye gitmiş, mahkemede mahkemeleşmişler mi mahkemeleşmemişler mi?

Be birader buraya bak, başı bereli burma bıyıklı bastı bacak bayan berberiyle bizim Bedri bey birlikte bir pirinci birinci buluşta birbirine dizip Bursa pazarına indi.

Acaba sarımsaklasak da mı saklasak samanı
Sarımsaklamasak da mı gelir zamanı
Sarımsaklamasak da gelirse zamanı
Niye sarımsaklayalım o zaman samanı.

Bir tarlaya kemeken ekmişler.İki kürkü yırtık kel kör kirpi dadanmış.Biri kürkü yırtık erkek kel kör kirpi diğeri kürkü yırtık dişi kel kör kirpi. Kürkü yırtık erkek kel kör kirpinin kürkünü kürkü yırtık dişi kel kör kirpinin kürküne;kürkü yırtık dişi kel kör kirpinin kürkünüde kürkü yırtık erkek kel kör kirpinin kürküne eklemişler.

Bir berber bir berbere "Bre berber, gel birader, biz beraber Berberistan'da bir berber dükkanı açalım." demiş.
Bir pirinci birinci buluşta bir inci gibi birbirine bağlayıp, Perlepe berberi bastıbacak Bedri ile beraber Balıkesir pazarına parasız giden bu paytak budala, babası topal Badi'den biberli bir papara yedi.
Çatalca’da başı çıbanlı topal çoban, çatal sapan yapar satar.
Cüce çinici Celali Hoca gizlice marpuççular içindeki züccaciyecilere gidip içi Çince yazılı cicili bicili cam çubukları cepceğizine indirmiş.

Bu pikap, şu pikap, o pikap.

Değirmene girdi köpek, değirmenci vurdu kötek; hem kötek yedi köpek, hem kepek yedi köpek.
Dört deryanın deresini dört dergahın derbendine devrederlerse,
dört deryadan dört dert, dört dergahtan dört dev çıkar.
El alem ala dana aldı aladanalandı da biz bir ala dana alıp aladanalanamadık.
Eller bazlamalandı da, biz bazlamalanamadık.
Gökten bir damla düştü, şıp benim alnıma, şıp anamın alnına, şıp benim alnıma, şıp anamın alnına...
İki kel kör kirpinin yırtık kürkünü dişi kel kör kirpinin yırtık kürküne eklemişler.
İndim dereye sarul seke teke çepiç tek otlarlar. Dedim niçin sarul seke teke çepiç tek otlarsınız? Dedi bizim sorumuz sopumuz torumuz topumuz sarul seke teke çepiç tek otlarlar.
İndim kuyu dibine, sildim, süpürdüm, silkindim, çıktım.
İt iti itti, bit iti itti, it biti itti. Bit gitti, it gitti. İtti, bitti, gitti.
Kartal kalkar dal sarkar, dal sarkar kartal kalkar.
Kırk kanatlılardan Kırklarelili kırkayak kıkırdayarak kırık kırak yerken kırık kanadına kırıntılar döküldü.
Kırk küp, kırkının da kulpu kırık küp.
Sizin damda var beş boz başlı beş boz ördek, bizim damda var beş boz başlı beş boz ördek. Sizin damdaki beş boz başlı beş boz ördek; bizim damdaki beş boz başlı beş boz ördeğe: "Siz de bizim gibi beş boz başlı beş boz ördeksiniz." demiş.

Şemsipaşa Pasajı'nda sesi büzüşesiceler.

Şu duvarı badanalamalı mı badanalamamalı mı?

Şu köşe yaz köşesi, şu köşe kış köşesi, ortada su şişesi.

Şu yoğurdu sarımsaklasak da mı saklasak sarımsaklamasak da mı saklasak.

Tomarzalı topal Şaban, yapar çatar satar saban.

Üç tunç tas has hoş hoşaf.

Üstü üç taslı taç saplı üç tunç tası çaldıran mı çabuk çıldırır,
yoksa iç içe yüz ton saç kaplı çanı kaldıran mı çabuk çıldırır.

Bu ekşi eski ekşi.

Bu çorbayı nanelemeli mi de yemeli, nanelememeli mi de yemeli?