Kahkahalarla Güldürecek Komik İngilizce Kız Tavlama Sözleri

Harika bir partide olduğunu düşün.Birden bire odanın karşısına bakıyorsun ve hayallerindeki kızı ya da çocuğu görüyorsun.Yanına gidip merhaba demek istiyorsun ama ne diyeceğini bilemiyorsun.Ve böylece yanına gidiyor ve “Uh, hey baby. I mean, uhhh, err, hi. I, er…my, my name is…” gibi bir şeyler diyorsun. Ama bunu söylediğinde konuşmaya çalıştığın kişi arkasını dönüp gitmiş oluyor.

Utanç verici.

Ama böyle olması gerekmiyor! Bu yazıdan bazı İngilizce kız tavlama sözleri öğrenirsen birçok kişiyle sohbetler başlatabilir ve arkadaşlarını da güldürebilirsin.İşin iyi yanı ise, bir aşk aramıyorsan dahi bu İngilizce kız tavlama sözleri ile eğlenceli sözcükler ve kültür bilgisi edinebilecek olman!

İngilizce Kız Tavlama Sözleri Nedir ve İnsanlar Bunları Ne Zaman Kullanır?

Bir kız tavlama sözü bir kişinin tanımadığı bir kişinin dikkatini çekmek için söylediği sözlerdir. Kız tavlama sözleri sıklıkla barlarda, partilerde ve diğer sosyal etkinliklerde kullanılır.

Romantik olarak ilgi duyduğun birisiyle konuştuğunda ve o kişiye kompliman yaptığında buna flört etmek denebilir. “Flirt etmek” (“to flirt“) fiilinin eş anlamlılarından biri de “yazılmak” (“to hit on“) fiilidir. Burada “on” sözcüğünü kullanmayı unutma, çünkü “hit someone” tümcesinin anlamı çok daha farklıdır!

“Tavlamak” (“pick up“) deyiminin ise bazı farklı anlamları olabilir. Buradaki kullanıma göre birisini tavlamak, o kişiyi sana telefon numarasını vermesi ya da daha sonraki bir gün seninle randevulaşmayı kabul etmesi anlamına gelir.

Burada “kişi” dedim ama tavlama sözleri genellikle erkekler tarafından kullanılır. Neden böyle olduğundan emin değilim ama herkes bunların eğlenceli olduğunu düşünebilir ve bunlarla öğrenebilir.Kız tavlama sözlerinin tuhaf bir ünü vardır. Çoğu kişi bu sözlerin aptalca ve sıradan olduğunu düşünür. Ama aynı zamanda birçokları da bunların eğlenceli olduğunu düşünür, bu nedenle de bazen sırf diğer kişiyi güldürmek için kullanılırlar.

Neden İngilizce Kız Tavlama Sözleri Öğrenmelisin?

Sözcük bilgini ve akıcı konuşma becerilerini artırmak için harika olduklarından bu sözleri öğrenmelisin. Çoğu kız tavlama sözleri, sözcüklerle ve onların anlamlarıyla beklenmedik şekillerde oynar. Bu nedenle, bu sözlerin ikili anlamlarını anlayabiliyorsan bunun anlamı İngilizce seviyenin yükseliyor olmasıdır.

İngilizce kız tavlama sözleri aynı zamanda İngilizce konuşulan ülkelerin kültürünü daha iyi anlamana da yardımcı olur. Bunlara filmler, televizyon programları ve şarkılarda rastlanır. Ve eğer bunlardan birini bir partide ya da bir barda duyarsan bunu söyleyen kişinin seni tavlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek iyi olacaktır!

Ayrıca, arkadaşlarınla konuşurken ya da espri yapmak istediğin zaman “buzları eritmek için” İngilizce kız tavlama sözleri kullanabilirsin. Ama şunu unutma: Karşındaki kişi sana gülebilir…ve belki de sana telefon numarasını verir!

İngilizce Öğrenmene Yardımcı Olacak Komik İngilizce Kız Tavlama Sözleri

İşte başlıyoruz! Bu sözlerin tümü en başta sıradandır ve ciddi değildir ama bunları doğru kullanırsan (ve belki de yanlış kullanırsan) sohbet komik bir hal alabilir. Bu sözleri seçmemin nedeni ise birisine “Duyduğun en komik/tuhaf/aptalca kız tavlama sözü ne?” diye soracak olursan muhtemelen bu listedekilerden birini söyleyeceği için seçtim. Keyfini çıkar!

1. What’s your sign?

Evet, klasik kız tavlama sözü! Anadili İngilizce olan çoğu kişi bu sorunun 1960’lar veya 70’lerde ve muhtemelen de uzay ve astrolojiye ilgi duyan hippilerle başladığını söyleyecektir.

Bu sözde geçen “sign” sözcüğü, zodyak üzerindeki (Boğa, Balık, Kova, vb.) astrolojik burcu ifade etmektedir. Astrolojik burçların bir kişinin kişiliği ile ilişkili olduğu düşünülür. Bu nedenle, birisinin burcunu sorması bunu soran kişinin senin hakkında daha fazlasını öğrenmek istediği anlamına gelir.

Ama dikkatli ol, bu söz geri de tepebilir. Bu soruyu sorduğun kişi sana Burcu’nun arkadaşı olduğunu söyleyebilir!

2. You must be tired, because you’ve been running through my mind all day.

Muhtemelen “run” fiilini duymuşsundur. Normalde hızlı yürümek ya da koşmak anlamına gelir. Eğer birisi bütün gün koşmuş olsaydı, gerçekten yorulurdu.

İşte bu kız tavlama sözünün ilk anlamı bu, ama burada bir kelime oyunu var. Ama bir şey ya da bir kişi hakkında “running through your mind” denildiği zaman bunun anlamı o kişi ya da şey hakkında düşündüğün anlamına gelir.

Yani bu sözle anlatmak istediğin şey o kişiyi gün boyunca aklından çıkaramadığındır. Tabi ki o kişi fiziksel olarak koşmadığı için yorulmuş olmayacaktır. Bu bir espri.

Kulağa neredeyse şirin geliyor, değil mi?

3. If I said you had a nice body, would you hold it against me?

İşte sözcüklerin anlamlarıyla oynayan başka bir cümle daha.

“Hold it against me” tümcesi “bana kızar mıydın” anlamına geliyor. Örneğin, “my shoes look stupid, I may be mad, and hold it against you” diyebilirsin. Ama bu sözlerin nedeniyle bir daha seni alışverişe götürmeyebilirdim.

Ama bildiğin gibi “hold against” aynı zamanda iyi şeyi birbirine yaslamak anlamına da gelebilir. Yani burada konuşmacı vücutlarının birbirine yaslanmasını istediğini, diğer bir deyişle yakınlaşmak istediğini söylemektedir.

Buradaki ikili anlam bu cümleyi komik/zekice yapamn şeydir.

4. Do you believe in love at first sight, or should I walk by again?

Bu söz, kulağa biraz umutsuzluk izlenimi verdiği için favorilerim arasında.

Love at first sight tümcesini duymuş olabilirsin—birisine ilk görüşte aşık olma hissini anlatır.

Ama bu tümcede konuşmacı, eğer diğer kişi ilk görüşte aşka inanmıyorsa bir kere daha onun yanından yürümeyi teklif eder. Böylelikle, eğer konuşmacı ikinci ya da üçüncü defa yanından yürürse “ikinci görüşte” ya da “üçüncü görüşte” aşk şansını yaratmış olur.

5. If I could rearrange the alphabet, I’d put U and I together.

Bu söz eşsesli sözcüklerle kelime oyunu yapmaktadır. Burada, “U” ve “I” harfleri “you” ve “I” seslerine sahiptir. Rearrange” sözcüğü ise bir şeyin sırasını değiştirmek veya yeniden düzenlemek anlamına gelir.

Yani burada, diğer kız tavlama sözlerinde de olduğu gibi konuşmacı, dinleyiciye yaklaşmak istemektedir.

Dilbilgisi ile ilgili bir husus: Teknik olarak bu yanlış bir örnektir. Burada, özne zamirleri (“I” gibi) yerine nesne zamirleri (“me” gibi) kullanmamız gerektiği için cümlenin “I’d put you and me together” şeklinde kurulması gerekirdi. Ama İngilizcedeki diğer pek çok şey gibi bazen anadili İngilizce olan kişiler dahi %100 doğru dilbilgisi kullanmaz. Ayrıca, bunu yapmak espriyi de mahvederdi!

6. Is it hot in here, or is it just you?

Bu söz de kelimelerle oynar ama bunu daha farklı bir şekilde yapar. Burada insanların duymayı bekleyeceği yaygın kullanılan bir sözü alır ve onu biraz değiştirir.

Eğer havanın ya da ortamın sıcak (ya da soğuk) olduğunu düşünüyorsan ve sadece senin mi böyle düşündüğünden emin olamıyorsan “Is it hot/cold in here, or is it just me?” sorusunu sorarsın.

Burada ise konuşmacı “just me” sözünü “just you” ile değiştirerek dinleyicinin çekici (hot) olduğunu ima eder.

Ayrıca, burada “hot” sözcüğünün diğer bazı dillerde olabileceği gibi aklından fiziksel bir şeyler geçtiği anlamına gelmesi gerekmediğini de unutma. Eğer bir kişi gerçekten yakınlaşmak için kendini tutamıyorsa bu kişi için kullanılacak sıfat “horny” olacaktır.

Bu bağlamda, “hot” sadece çekici, güzel, yakışıklı, vb. manalara gelir. İşte sana söylediğim gibi yeni sözcükler öğreniyorsun!

7. Was that an earthquake, or did you just rock my world?

Eğer bir şey ya da birisi için “rocks” sözcüğünü kullanırsak, bu o kişinin harika olduğu anlamına gelir. Yani birisine “Wow, you rock!” diyecek olsam “Vay canına, harikasın!” demek isterim. Eğer bu kişi (ya da şey) gerçekten harika ise onun için “rocks my world” diyebilirsin.

Burada “rock” fiili aynı zamanda bir yandan diğer yana hareketi (örneğin, bir bebeği kundaklarken sallamak gibi) simgeler. Bir deprem sırasında da yeryüzü benzer şekilde sallanır.

Yani bu sözde, karşındaki kişinin senin dünyanı salladığı için gerçekten harika olduğunu söylemiş olursun! Ama bir depremden bahsettiğin için “rock” fiili ile kelime oyunları yapabilirsin.

8. Want to go outside with me and get some air? You took my breath away!

Eğer bir partideysen ve ortam sıcak ya da havasızsa, biraz hava almak için birkaç dakika dışarı çıkmak isteyebilirsin.

Ama buz söz ile söylemeye çalıştığın şey diğer kişinin nefesini kesmiş olmasıdır.

Gerçek anlamda ortamın havasını bir şekilde çalmamışlardır. İşte bu da ikinci anlamı: Birisi nefesini kestiği zaman, bunun anlamı birisinin güzelliğinin seni kendine hayran bırakmasıdır.

Dolayısıyla, bu kız tavlama sözünü kullandığın zaman büyük bir kompliman yapmış olursun.

9. Are you Jamaican? Because “Jamaican” me crazy!

Bu söz hem sözcükler hem de telaffuzla oynar! Jamaikalı bir kişi Jamaika’dan gelmektedir, böylece ilk soruyu anlamış oluruz.

Ama bu kız tavlama sözünün ikinci kısmı ilk bakışta kulağa tuhaf gelebilir. Eğer biraz daha farklı şekilde telaffuz etmeye çalışırsan “Jamaican” kulağa “you’re makin’” gibi gelebilir: You’re making me crazy!

Burada delirmek iyi bir şeydir, konuşmacının aşık olduğu anlamına gelir.

10. Here I am. What were your other two wishes?

Bu sözü seviyorum çünkü aynı anda hem ukala hem de sıradan olmayı başarıyor.

Muhtemelen içinden bir cin çıkan sihirli lambayı ve bu cinin her seferinde üç dilek hakkı verdiği o hikayeyi duymuşsundur.

Buradaki ana fikir ise konuşmacının kendisinin o kadar harika biri olduğunu, birisinin gerçekleşmesini isteyeceği bir dilek gibi olduğunu düşünmesidir. Konuşmacı, dinleyicinin üç dileğinden birini onun oraya gelmesi için kullandığını iddia eder.

Yani artık dinleyicinin iki dileği kalmıştır—ve bir sonraki dileğinin “Lütfen gider misin!” olmadığını ummaktadır.

İşte hepsi bu: Bir daha İngilizce pratik yaparken herkesi güldürmene yetecek kadar İngilizce kız tavlama sözleri öğrendin. Bol şans ve rastgele!