KANSER & FAYDALI BİLGİLER
![]() |
![]() |
Kanser Nedir:Kanser tek bir
hastalık değildir, pek çok değişik
kanser türü vardır. Bazı kanserler
yıllar boyunca hemen hiç değişmeden
kalabilir ve yaşam beklentisi üzerinde
etkisi olmaz. Buna karşın, tanı
konulduktan kısa süre sonra ölüme yol
açan bazı ender kanser türleri de
vardır. Nasıl enfeksiyon terimi basit
soğuk algınlığından çıbana, sıtmadan
tüberküloza kadar tüm hastalıkları
içeriyorsa, kötü huylu (malign, habis)
hastalık terimi de hem hastalığın
davranışı hem de şiddeti açısından aynı
ölçüde çeşitlilik gösterir; ancak tabii
ki kanser bulaşıcı değildir.
Kontrol Kaybı Var olan hücrelerin “mitoz” adı verilen bir süreç sonucunda ikiye bölünmesiyle yeni hücreler üretilir. Erişkinlerde ölen ve bölünen hücrelerin sayısı arasında normal olarak mükemmel bir denge vardır; çocuklar büyümekte olduklarından, durumları daha farklıdır. Normal olarak yitirilen hücrelerin yerine aynı sayıda hücre üretilir. Bu dengeyi kontrol eden mekanizmalar son derece karmaşıktır. Kontrolün yitirilmesi hücrelerin sayısında fazlalaşmaya ve tümör oluşumuna yol açabilir. Ne var ki, tümörlerin ancak küçük
bir bölümünün kanserli oldukları da
unutulmamalıdır. Tümörlerin çoğu normal
ya da normale oldukça yakın, yerel hücre
birikimleridir ve iyi huyludur (benign,
selim). Siğiller bunun için iyi bir
örnektir. Genler İlk hücrede bulunan genetik bilgiler, bu hücreden gelişecek olan insanın tüm fiziksel özelliklerini belirler. Ancak vücuttaki oluşum tamamlandıktan sonra, belirli bir hücredeki bu genetik bilgilerin çoğu artık gereksizleşir. Hücrenin tüm gereksindiği yalnızca kendi özel işlevlerini yerine getirmekte kullanacağı bilgilerdir. Diğer işlevlerle ilgili talimatlar gereksizdir. Belli hücrelerde etkin durumda bulunan önemli bilgiler hücrelerin kendi davranış ve özelliklerinin yanı sıra, bu hücrelerin oluşturduğu dokunun özelliklerini de yönetir. Kanser genleri Onkogenler yanında her hücrede ‘tümör baskılayıcı genler’ vardır ve bunların normal görevi bölünmeyi sınırlandırmaktır. Birçok kansere yol açan, tömür baskılayıcı bir genin ak-tivitesini azaltan hasardır. Genler yalnızca habis oluşumların gelişmesinde değil, kanserin daha sonraki davranışı ve tedaviye yanıtı üzerinde de kritik bir rol oynar. Örneğin bazı genler kanserlerin komşu dokuları ele geçirme ve vücudun başka bölgelerine yayılarak metastaz yapabilmeleri açısından önemli olan proteinlerin üretiminden sorumludur. Başka genler ise hücrenin kendi kendisini uyaran “büyüme faktörleri” üretmesine yol açar ya da kanser ilaçlarını etkisizleştirir. Hücrenin ölümü bile genetik kontrol altındadır. Genetik hasar hücrelerin ölmemesine de yol açabilir; bu hem kanser gelişimi hem de kanserin radyoterapiye ya da ilaçlara direnci açısından önemli bir etmen olabilir. Kanser oluşumu sürecinde, hücrenin habis bir biçimde davranmaya başlamasından önceki ve sonraki birkaç yıl boyunca, bir dizi genetik bozukluk birikir. Kanserin başlamasından sonra yeni gen mutasyonları olması, bazı kanserli hücrelerin diğerlerinden farklı davranmasına neden olabilir. Bu da, belirli bir evrede büyümenin yön değiştirmesine yol açabilir. Kanserin davranışı ve tedavinin uzun dönemdeki sonucu, sonuçta en fazla antisosyal özellik sergileyen hücrelere ve onları yok etmeyi hedefleyen tedaviye en fazla direnç gösteren hücrelere bağlıdır. Çoğalma Hızı Çoğalma hızı açısından önem taşıyan bir diğer etmen de, kanserin kendisini besleyecek yeni kan damarları oluşumunu ne ölçüde uyarabileceğidir. Yeni kan damarı oluşumunu engelleyen ilaçların geliştirilmesiyle ilgili olarak günümüzde heyecan verici araştırmalar yürütülmektedir. |
|
Hacettepe üniversitesi
araştırma sonuçları. Piyasada satılan hazır gıda maddeleri ülkemizde insan sağlığını ciddi biçimde etkileyecek derecede katkı maddeleri içermektedir.Ancak bu maddeler,tüm çabalara rağmen medya aracılığı ile ilan edilmektedir.Günümüzde gıda sektörü büyük bir tröst halini almıştır örneğin, hiç bir yayın organında Coca cola'nın zararlı olduğunu göremezsiniz.Ancak biz tüketiciler,Aile fertlerimizi,çevredeki arkadaşlarımızı haberdar ederek bilinçlendirebiliriz.
Sizlere aşağıda sunduğumuz tablo,alacağınız hazır gıda maddelerindeki katkılarla ilgili bilgi vermektedir.Sizin sağlığınız için lütfen herhangi bir gıda maddesini satın almadan önce ambalajın üzerini dikkatle inceleyip katkı madderini belirleyiniz. Zararsız Katkılar: E100,103,104,105,111,121,122,126,130,132,140,151,152,160,161,162,163,170,174,175,180,181,200,201,202,203, 236,237,238,260,261,262, 263,270, 280,281,282,290, 300,301,303,304,305,306,307,308, 309,322,325,326,327,331,332,333,334,336,337,382,400,401,402,403,404,405, 406,408,410, 411,420,421,422, 440,471472,473,474,475,480.
Süpheli Katkılar:
Tehlikeli Katkılar:
Kanserojen Katkılar: En Tehlikeli Kanserojen
Katkı:
Bazı
Hazır Gıdalarda Tespit Edilen Katkı Maddeleri: Tüm Kolalı içeceklerde kullanılan katkı maddelerinin tespiti için analiz yapılmasını izin verilmemiştir. |
|
Özellikle, 40 yaşın üstündeki kadınlar dikkat!. Türkiye'de her yıl yaklaşık 30 bin kadında meme kanserine rastlandığı belirtilerek, bu hastalığın 40 yaş üzerindeki kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğu bildirildi.
Türkiye'de her yıl yaklaşık 30 bin kadında meme kanserine rastlandığı kaydedilerek, bu hastalığın 40 yaş üzerindeki kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğu vurgulandı. Yeni meme kanseri tanısı konan kadınların yüzde 70'inin 50 yaş üzerinde olduğuna dikkat çekildi. Meme kanserinin, kadınlarda ölümlere yol açan kanser türleri arasında ilk sırada yer aldığı kaydedilerek, 40 yaş üzeri kadınlarda bu hastalığın görülme sıklığının, 40 yaş altındaki kadınlardan 4 kat daha fazla olduğu bildirildi. Türkiye'de koroner kalp hastalıklarından ölümlerin yüzde 43 oranıyla ilk sırada yer aldığı vurgulanarak, bu ölümlerin önemli bir bölümünün 41-58 yaş grubundaki kadınlarda görüldüğü ifade edildi. Yüksek tansiyon, sigara ve alkol kullanımı, şişmanlık, hareketsiz yaşam tarzı, diyabet ve bilinçsiz beslenmenin, özellikle 40 yaş üstü kadınlarda kalp-damar hastalıklarına yakalanma riskini artırdığına dikkat çekilerek, şu uyarılarda bulunuldu: -Yeterli ve dengeli beslenin. Bu, 4 besin grubundaki besinlerin yeterli miktarda tüketilmesidir. Söz konusu besinler; süt grubunda yer alan süt, peynir ve yoğurt, et grubunda yer alan et, tavuk, yumurta ve kuru baklagiller, sebze ve meyve grubu ile tahıl grubuna giren ekmek, bulgur, makarna, pirinç, mısır ve tarhanadır. -Alkol ve sigaradan uzak durun. Sigara; akciğer, ağız boşluğu, yemek borusu, boyun, pankreas, mesane, böbrek, mide ve kan kanserine, alkol ise karaciğer ve yemek borusu kanserine yol açar. -20 yaşın üzerindeki tüm kadınlar ayda bir kez kendi kendilerini elle muayene etmelidir. Bu kontrollerde kadınlar memelerinin dokusu ve apısı konusunda fikir sahibi olacakları için oluşacak herhangi bir değişikliği hemen fark edeceklerdir. Bu muayeneler, adet bitiminde yapılmalıdır. Çünkü regl (adet) döneminde meme dokusu yumuşak olur ve herhangi bir kitlenin varlığı kolayca fark edilir. Adetten kesilme söz konusuysa bu muayene her ayın aynı gününde tekrarlanmalıdır. -Meme muayeneleri ayna karşısında dikkatli bir gözlemle yapılmalıdır. Ayna önündeki kontrollerde; memede ele gelen sertlik veya kitle, meme başlarının pozisyonlarında değişiklik, kalınlaşma, kızarıklık veya yara olması, memenin rengi, dokusu veya şeklinde değişiklik, meme derisinde kalınlaşma, şişme veya renk değişikliği, meme ucundan akıntı, meme veya meme başında içeriye doğru çekilme durumu tespit edilirse derhal bir hekime başvurulmalıdır. -Kadınlar 40 yaşından itibaren kontrol amaçlı mamografi çektirmelidir.
BESLENMEYE DİKKAT 40 yaşın üzeri kadınlardan beslenmeyle ilgili olarak da şunlara dikkat etmeleri istendi: -Yağlar konusunda ölçülü olun ve doymamış yağları tercih edin. Tereyağı, diğer hayvansal yağlar ve margarinlerin çoğu doymuş yağlardır ve kolesterol düzeyini artırırlar. Ayçiçek, soya, mısırözü gibi bitkisel yağların çoğu doymamış yağlardır ve kolesterol içermezler. Yemeklerin doymamış yağlarla hazırlanması yararlıdır. -Günlük protein ihtiyacınızı hayvansal ve bitkisel kaynaklı gıdalardan dengeli olarak alın. -Besinler yoluyla alınan kolesterole dikkat edin. Kolesterol miktarı kırmızı et, sakatat gibi hayvansal gıdalarda yüksektir. Bu besinler tüketilirken kolesterol içerikleri göz önünde bulundurulmalıdır. -Posalı besinleri sıkça tüketin. Sebze ve meyveler posa, vitamin ve mineral içeriği zengin besinlerdir. Kuru baklagiller, yulaf, mercimek, mısır, buğday ve ekmek ibi posa yönünden zengin besinler günlük beslenmede yer almalıdır. -Şekerli içecek ve tatlı tüketiminizi azaltın, şeker içeriği az olan besinleri tercih edin. Bu besinlerin fazla miktarda tüketimi, vücut ağırlığının artmasına ve besleyici değeri yüksek olan besinlerin tüketiminin azalmasına neden olur. -Tuz tüketimine dikkat edin. Tuz tüketimi ile yüksek tansiyon arasında yakın bir ilişki vardır. Tuz içeriği düşük besinler tüketin. Sebze ve meyve tüketimini artırın. -Vücut ağırlığınızı dengede tutun, fiziksel aktivitenizi artırın. Vücut ağırlığının normalden az ya da çok olması çeşitli sağlık sorunlarına zemin hazırlar. Bu nedenle kilonuzu normal sınırlar içinde tutmak için yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterin. -Hareketli bir yaşam sürmeye çalışın, kısa mesafeleri yürüyün. 1. Meme kanseri nedir? 5. Teşhis Yöntemleri
Kanserle savaşta Avrupa Yasası Sigara içmeyin. İçiyorsanız bir an önce bırakın ve başkalarının sigara dumanına maruz kalmayın.Alkollü içki tüketimini azaltın. Güneş ışınlarına aşırı maruz kalmaktan kaçının. Her türlü kanserojen maddenin üretiminde veya kullanımında mesleki güvenlik önlemlerine uyun.Sebze, meyve ve liften zengin gıdaları sık tüketin. Aşırı kilo almaktan kaçının ve yağlı yiyeceklerden zengin besinlerin tüketimini kısıtlayın. Bir benin görünümünde değişme, bir kitlenin varlığı ve anormal kanamalar şikayetleri varsa doktora başvurun. Uzun süren öksürük, ses kısıklığı, kabızlık açıklanamayan kilo gibi bozukluklarda doktora başvurun. Kadınların jinekolojik muayenede düzenli olarak kanser riskini gösteren testleri yaptırmalı.Düzenli olarak meme muayenesi yaptırın. Mamografi çektirin. |
|
Acı biber kanseri
boğuyor!
Kırmızı acı biberin kanser hücrelerini oksijensiz bırakarak öldürebildiği
saptandı. |
|
MUTLAKA DİKKAT EDİN Sağlıklı beslenmek için; *Sebzeleri bıçak kullanmadan elle, büyük yapraklar halinde kullanmayı deneyin. *Meyve suyunu anında bekletmeden için. *Süt içmeyi alışkanlık haline getirin. Çünkü mineral ve vitaminlerin yanı sıra, fosfor ve kalsiyum yönünden zengindir. Buda bağışıklık sistemini dengeler. *Günde 5 yada daha fazla meyve ve sebze yenmesi kadınlarda göğüs kanseri riskini azaltıyor. *Az et tüketimi içeren, meyve ve sebze ağırlıklı beslenme alışkanlığı , özellikle göğüs prostat, kalın bağırsak ve diğer bazı kanser türlerine karşı koruyucu etki sağlıyor. *Domates ve domates kaynaklı yiyecekleri sıkça tüketenlerde bazı kanser riskleri daha az görülüyor. *Sigara tüketiminin akciğer, yemek borusu, mesane, pankreas, böbrek, mide ve serviks kanseri ile ilişkisi var. *Alkol tüketimi yemek borusu, pankreas, meme, ağız boşluğu, serviks ve kalın bağırsak kanserleri için risk faktörü. *Sebze ve meyve tüketimi birçok kanser türüne karşı koruyucu etkisi görülüyor. Özellikle ağız boşluğu, yemek borusu, akciğer, mesane kanserleri. Kalınbağırsak kanserinden korunmada özellikle tahılların ilişkisi var. *Hayvansal yağ ve kırmızı eti kalınbağırsak ve prostat kanseri için birer risk faktörü özelliği taşıyor. Aşırı kilo rahim ve böbrek kanseri için, fiziksel aktivitenin azlığı kalın bağırsak kanserleri için risk taşıyor. |